04 Mayıs Cumartesi 2024
2 yıl önce

İngiliz hükümeti, terörizmi meşrulaştırmakla itham ettiği Müslüman'dan özür diledi

The Guardian'da yer alan habere göre, "islam21c.com" internet sitesinin editörlüğünü yapan Butt, 2015'te bir başbakanlık basın duyurusunda isminin "şiddete başvurmayan aşırılar" arasında yer alması ve "terörizmi meşrulaştıran birisi" olarak lanse edilmesinin ardından başlattığı hukuk mücadelesini kazandı. İngiliz hükümeti, ilk başlarda bu iddiasını savunsa da Butt'un açtığı davayı kazanmasının ardından ismini basın açıklamasından silmeyi, tazminat ve yasal masraflarını ödemeyi kabul etti. İngiltere İçişleri Bakanı Priti Patel, İngiliz hükümeti adına, Salman'ın "aşırılıkçı nefret vaizi" olarak yanlış şekilde tanımlanması nedeniyle Butt'tan özür diledi. Patel'in hukuk danışmanı Aidan Eardley, bugün halka açık yapılan duruşmada okuduğu bildiride şu ifadeleri kullandı: "Hükümet, Dr. Butt'ın terörizmi meşrulaştıran aşırılık yanlısı bir nefret vaizi olduğunu ve dolayısıyla onun bu etki altında olan biri olduğunu iddia etmenin tamamen yanlış olduğunu kabul ediyor. Kendisine verilen zarar ve özellikle iddianın bu kadar uzun süre devam etmesi ve devam ettirilmesi nedeniyle üzgünüz." Hukuki sürecin ardından üniversitelerin ve diğer Müslüman konuşmacıların isimleri de basın açıklamasından kaldırıldı. "Aşırıcılık söylemi öldü" Dr. Salman Butt da İngiliz hükümeti adına nazik özrü için Bakan Patel'e teşekkür etti ve bu özrü kabul ettiğini dile getirdi. Butt, bunun Patel'in değil, dönemin İçişleri Bakanı Theresa May'ın hatası olduğunu belirterek, "Bu davadan özellikle alınacak en net derslerden biri, 'aşırıcılık' ve dolayısıyla 'aşırıcılıkla mücadele' kavramının aslında ne kadar temelsiz olduğudur." dedi. Aşırıcılık söyleminin öldüğüne inandığını söyleyen Butt, "Gittikçe daha fazla insan, bu söylemin güçlüler tarafından hoşlanmadıkları veya zorlamadan meydan okuyamadıkları herhangi bir düşünce, fikir veya konuşmayı susturmak için kullandığı belirsiz bir terim olduğunu fark ediyor. Bu, günümüzün sapkınlığıdır." ifadelerini kullandı. Butt'ın avukatı Tamsin Allen da müvekkiline önemli miktarda tazminat ödeneceğini, Butt'ın artık tamamen aklanmasından memnuniyet duyduklarını dile getirdi. İngiltere merkezli sivil toplum kuruluşu CAGE'in Direktörü Muhammed Rabbani de söz konusu dava neticesinde, Müslüman toplulukları gözetlemek için bir kılıf olduğunu öne sürdüğü radikalleşmeyi önleme programı için ölüm çanlarının çalması gerektiğini söyledi. Rabbani, "Özür, yalnızca 'aşırıcılık' etiketlerinin siyasallaştırılması temelini boşaltmakla kalmıyor, aynı zamanda bu mantığa bağlı başarısız radikalleşmeyi önleme stratejisini de kritik şekilde sakat bırakıyor." değerlendirmesinde bulundu. İngiltere'nin aşırılıkla mücadele programı mahkemelik olmuştu 2015'te Theresa May'in içişleri bakanlığı döneminde hazırlanan ve yürürlüğe giren "Prevent" (Önle) adlı programın mağdurlarından Dr. Salman Butt, bu programa karşı hukuk mücadelesi başlatmıştı. Başvurusu Yüksek Mahkeme tarafından kabul edilen Butt'ın davası 6 Aralık 2016'da Londra'da görülmeye başlanmış ve İçişleri Bakanlığına karşı açılan bu dava, "Prevent" uygulamasını hedef alması bakımından bir ilk olmuştu. Prevent programıyla ilgili 2015'te yayımlanan bir başbakanlık basın duyurusunda ismi "şiddete başvurmayan aşırılar" arasında anılan Butt'ın, üniversitelerde konuşma yapmasının engellenmesi çağrısı yapılmıştı. Prevent programı, hükümetin en çok tepki çeken uygulamaları arasında yer almış ve programın, üniversiteler dahil bütün eğitim kurumlarının yöneticilerini ve öğretmenlerini öğrencileri ihbar etmeye zorladığı savunulmuştu. Butt hakkındaki ihbarın da Henry Jackson Society adlı aşırı sağcı bir sivil toplum kuruluşu tarafından yapıldığı ortaya çıkmıştı. Söz konusu kuruluş, Butt'ın yayımladığı yazılardan ve sosyal medya hesaplarındaki görüşlerinden oluşturduğu dosyayı başbakanlık bünyesindeki Aşırılık Analiz Birimine ulaştırmıştı.

1 yıl önce

CHP'li Aykut Erdoğdu; eski eşinin açıkladığı konuşma kaydının ardından hastaneye kaldırılan yeni eşi Tuba Torun'dan özür diledi

Özge Erdoğdu, Aykut Erdoğdu ile konuşmasını ve diyalog esnasında kendi görüntülerini içeren kaydı, “Bu kaydı 3,5 ay önce aldım. Eski eşim Aykut Erdoğdu’nun Tuba Torun la ilişkisini öğrendikten hemen sonra… Aykut Erdoğdu beni Tuba ile ilişkisi olmadığına ikna etmeye çalışırken, ‘50 kişi ile yatmış’ dedi. Daha sonra 50 kişi ile yattı dediği Tuba Torun ile evlendi!” metniyle paylaştı. Aykut Erdoğdu, bu paylaşımdan yaklaşık 3,5 saat sonra, sabah 03.23’te Twitter’dan yaptığı paylaşımda, eski eşinin açıklamalarının ardından “hastaneye kaldırıldığını” duyurduğu CHP Yüksek Disiplin Kurulu üyesi olan eşi Tuba Torun’dan, “yaşattıkları için” özür diledi. Aykut Erdoğdu ile evliliğinden bir çocuğu bulunan Özge Erdoğdu ile Aykut Erdoğdu yaklaşık üç ay önce ayrıldılar. CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, yaklaşık iki hafta önce, 11 Haziran Cumartesi günü CHP Yüksek Disiplin Kurulu üyesi avukat Tuba Torun ile İstanbul’da evlendi. Erdoğdu’nun ayrıldığı eşi, Twitter’da, kendi adını taşıyan “Özge” isimli bir hesap açarak cumartesi gecesi saat 23.53’te bir telefon konuşması kaydı paylaştı. Konuşma esnasında kendi görüntüsünün üçüncü bir kişi tarafından kaydedildiği anlaşılan kayıtta Özge Erdoğdu, Aykut Erdoğdu’nun Tuba Torun ile ilişkisi olduğu konusundaki iddialara verdiği yanıtları dinliyor. Kayıtta Erdoğdu, yardımcı olduğunu vurguladığı Tuba Torun’un CHP Parti Meclisi’ne girmesi için beş kez Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nu aradığını öne sürüyor. Erdoğdu, kurultay boyunca kendisi için oy topladığını vurguladığı Tuba Torun’un Parti Meclisi’ne girmesi için kendi adını listeye koymadığını anlatıyor. “Tuba Torun hastaneye kaldırıldı, yaşattıklarım için özür dilerim” Aykut Erdoğdu, eski eşinin konuşma kaydını açıklamasından yaklaşık 3,5 saat sonra, sabah 03.23’te, Twitter’daki hesabından şu açıklamayı yaptı: 1- Bu akşam eski eşimle birkaç ay önce yaptığım bir telefon konuşması sosyal medyaya düştü… Bu konuşma görüntülü olarak kaydedilmiş… Şartlar ne olursa olsun eski eşim ve çocuğumun annesi hakkında kötü birşey söyleyemem… 2- Eşim Tuba şu an hastaneye kaldırıldı… Ben yanında olabilmek için Ankara’dan yola çıktım… Yaşattıklarım için kendisinden bütün kalbimle özür diliyorum… 3- Şu an tek derdim oğlumu ve eşim Tuba’yı bu yaşananların şokundan koruyabilmek… Twitter hesapları kapatıldı Tuba Torun, Aykut Erdoğdu'nun ayrıldığı eşinin paylaşımlarından bir süre sonra, daha önce herkese açık Twitter hesabını, sadece onayladığı takipçilerinin görebileceği "korumalı" statüye aldı. Aykut Erdoğdu'nun açıklamalarından sonra, Twitter'da "Özge" adıyla açılan konuşma kaydının paylaşıldığı hesap da kapatıldı. “Fotoğraflarım, görüntülerim varmış…” Aykut Erdoğdu, yaklaşık bir yıl önce, 4 Mayıs 2021’de bir tartışma üzerine Twitter’da paylaştığı iki mesajda, şu ifadeleri kullanmıştı: “Telefonla arayıp hakkımda sorular sorduğunuz kadınlar bu toplumun en yürekli, en cesur kadınları… Ailemden sonra en yakın olduğum ve hiçbir karşılık beklemeden benim yüzümden bedel ödeyen ve bu gidişle de bedel ödemeye devam edecek olan bu can yoldaşlarımdan özür dilerim… Fotoğraflarım ve görüntülerim varmış… Bunlarla tehdit ediyorlarmış… Elinizde ne varsa yayınlamazsanız şerefsiz, vicdansız ve alçaksınız… Ben sizinle savaştayım… Bu savaşta benim dışımda masum birini üzerseniz mesele benim adıma kişiselleşir… Kavgada yiğit olun…” Aykut Erdoğdu kimdir? Yönetici, siyasetçi, milletvekili, yazar ve CHP Genel Başkan Yardımcısı olan Aykut Erdoğdu, 28 Ağustos 1972’de Kars’ın Sarıkamış ilçesinde doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Erzurum'da tamamlamasının ardından Erdoğdu, 1993 yılında Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü'nden mezun oldu. Erdoğdu ayrıca ABD’de Carnegie Mellon Üniversity’de Kamu Politikaları ve Yönetimi konulu yüksek lisansını yaptı. Erdoğdu, ilk defa 2011 Türkiye genel seçimlerinde 24. Dönem CHP İstanbul 2. Bölge milletvekili olarak meclise girdi. 6 Eylül 2014 tarihinde CHP Parti Meclisi üyesi seçildi. Ancak 23 Ekim 2014 tarihine Parti Meclisi üyeliğinden istifa etti. 25., 26. ve 27 dönem genel seçimlerinde tekrar CHP İstanbul milletvekili olarak meclise girdi.

1 yıl önce

İYİ Partili vekilin 'kötü' tiyatrosu: 35 sene MHP üyesi olduğunu söyleyen esnaf, özür diledi

https://twitter.com/bozkurtcaps/status/1553398017335738370?s=21&t=SbgG1eIO82gSA1rb2PIdEg Kayseri'nin Yahyalı ilçesinde esnaf ziyareti gerçekleştiren İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş'ın ziyaretinde yeni bir tiyatro sergilendi. Ataş ile konuştuğu sırada 35 sene MHP üyesi olduğunu söyleyen bir esnaf, hükümete eleştirilerde bulundu. Kayserili esnaf, “Oy da verdim, ben MHP’liyim, 35 sene üyeliğim vardı yemin ediyorum sildirdim” ifadelerini kullandı. MHP'YE HİÇ ÜYE OLMADIĞI ORTAYA ÇIKTI Dursun Ataş ile konuşurken MHP üyesi olduğunu söyleyen esnafın yalanı çok geçmeden bozuldu. 35 senedir MHP üyesiyim diyen esnafın partiye hiç üye olmadığı ortaya çıktı. MHP’lilerin ve Ülkü Ocakları’nın olaya tepki göstermesinin ardından yalanı ortaya çıkan esnaf şu açıklamalarda bulundu: "İYİ partili arkadaşlar ziyarete gelmişti. Ben de orada 35 yıldır MHP’ye üyeyim demiştim ama öyle bir üyeliğim yoktur. Bundan dolayı herkesten özür dilerim. Özellikle MHP’den ve Ülkü Ocakları’ndan özür dilerim”

1 yıl önce

Uluslararası Af Örgütü, Ukrayna raporu nedeniyle özür diledi!

Uluslararası Af Örgütü, geçtiğimiz günlerde Ukrayna'nın savaş taktiklerinin sivilleri tehlikeye attığını ve uluslararası hukuku ihlal ettiğini ileri süren bir rapor yayınlamıştı. Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy tarafından "sahte" ve "propaganda" olarak nitelendirdiği rapor hakkında Uluslararası Af Örgütü’nden özür geldi. "NEDEN OLDUĞUMUZ ACI İÇİN ÜZGÜNÜZ" Örgüt açıklamasında, "Uluslararası Af Örgütü, Ukrayna ordusunun savaş taktiklerine ilişkin basın açıklamamızın yol açtığı sıkıntı ve öfkeden derin üzüntü duymaktadır. Uluslararası Af Örgütü'nün bu ve herhangi bir çatışmadaki önceliği, sivillerin korunmasını sağlamaktır. Gerçekten de, bu son araştırmayı yayınlarken tek hedefimiz buydu. Bulgularımızın tamamen arkasında dururken, neden olduğumuz acı için üzgünüz" ifadelerine yer verildi. "HİÇBİR ŞEY RUS İHLALLERİNİ HAKLI ÇIKARAMAZ" Örgüt, ziyaret ettiği 19 kasaba ve köydeki sivil konutların yanında Ukrayna güçlerinin bulduğunu ve söz konusu sivillerin Rus ateşi riskiyle karşı karşıya kaldığını yineleyerek, "Bu, Uluslararası Af Örgütü'nün Rus kuvvetleri tarafından işlenen ihlallerden Ukrayna güçlerini sorumlu tuttuğu veya Ukrayna ordusunun ülkenin başka yerlerinde yeterli önlemleri almadığı anlamına gelmez. Çok açık olmalıyız. Ukrayna kuvvetlerinin yaptığını belgelediğimiz hiçbir şey Rus ihlallerini haklı çıkarmaz” açıklamasında bulundu. ULUSLARARASI AF ÖRGÜTÜ'NÜN RAPORU Uluslararası Af Örgütü geçtiğimiz perşembe günü yayınladığı raporda, Ukrayna ordusunun sivil yerleşim yerlerini askeri tesislere dönüştürdüğünü ve bu tesislere okulların ve hastanelerin de dahil olduğunu ifade etmiş, yoğun nüfuslu yerleşim bölgelerinde Ukrayna’nın üsler kurduğunu ve bu alanlara silah sistemleri yerleştirdiğini belirtmişti. Tüm bu yapılanların uluslararası hukuku ihlal ettiği aktarılan raporda, Rusya'nın sivil yerleşim bölgesinde askeri üsleri hedef aldığı aktarılarak, saldırılarda sivillerin öldüğü ve altyapının yok edildiğine dikkat çekilmişti. ZELENSKİY RAPORU KINAMIŞTI Söz konusu raporu "sahte" ve "propaganda" olarak nitelendiren Zelenskiy, Af Örgütü’nü "sorumluluğu saldırgandan kurbana kaydırmaya çalışmakla" suçlamıştı. Zelenskiy, Af Örgütü’nün Rusya’ya atıfta bulunarak, "terör devletini affetmeye" çalıştığını ifade ederek, "Rusya'yı affeden ve teröristlerin bazı saldırılarının güya haklı veya anlaşılır olduğu böyle bir bilgi ortamını yapay olarak oluşturan herkes, bunu yaparken teröristlere yardım ettiklerini anlamalıdır. Ve eğer bu tür manipülatif raporlar varsa, o zaman teröristlerin teröristlere yardım ettiğini anlamamız gerekir. İnsanların öldürülmesinin sorumluluğunu onlarla paylaşıyorsun" demişti. Zelenskiy, "Ukrayna'ya yönelik herhangi bir Rus saldırısını haklı kılacak hiçbir koşul yok ve varsayımsal olarak bile olamaz" ifadelerini kullanmıştı. ÖRGÜTÜN UKRAYNA TEMSİLCİSİ RAPORUN ARDINDAN İSTİFA ETMİŞTİ Uluslararası Af Örgütü'nün Ukrayna Temsilcisi Oksana Pokalchuk raporun Rusya için bir propaganda hediyesi olduğunu söyleyerek istifa etmişti. Ukraynalı yetkililer, sivilleri cephe bölgelerinden tahliye etmek için mümkün olan her önlemi aldıklarını belirtirken, Rusya ise, "özel askeri operasyon" olarak tanımladığı saldırılarında sivilleri hedef almadığını öne sürüyor.

1 yıl önce

Meral Akşener'in danışmanı Aytun Çıray'dan skandal paylaşım: "Deniz Baykal öldü" dedi sonra özür diledi

İYİ Parti İzmir Milletvekili ve Genel Başkan Başdanışmanı Aytun Çıray'ın, CHP'nin eski genel başkanı, bir dönem TBMM Meclis Başkanlığı görevini de yürütmüş olan, bir süredir sağlık sorunlarıyla mücadele eden Deniz Baykal'ın öldüğüne ilişkin Twitter paylaşımı kısa sürede sosyal medyanın gündemine oturdu. Çıray, bugün gündüz saatlerinde paylaştığı tweetinde "Deniz Baykal'a Allah'tan rahmet dilerim" ifadesini kullandı. https://twitter.com/bugunguncel/status/1556605296755310592?s=21&t=aY9n34_DcsMbFXUZQZzBzg Paylaşımını "Bu vesile ile bir yanlışı düzeltelim." sözleriyle sürdüren Çıray, devamında şu ifadelere yer verdi: "2002'de CHP oy vermeseydi de Tayyip Bey yasağını kaldırabilecekti. AKP %34,6 ile 363 mv çıkarmıştı. 8 bağımsız vardı. Yasağının kalkması için 3 milletvekili yeterliydi." PAYLAŞIMINI SİLİP ÖZÜR DİLEDİ Çıray daha sonra ise söz konusu paylaşımını silerek yeni bir paylaşımda bulundu ve yanlış bilgi aldığını dile getirerek özür diledi. Çıray'ın paylaşımı şu şekilde: "Çok özür dilerim. Deniz Baykal hakkında arkadaşım yanlış bilgiyi iletmiş. Allah uzun ömür versin." "Yine de bir efsaneyi düzeltelim. 2002'de CHP oy vermeseydi de Tayyip Bey yasağını kaldırabilecekti. AKP 363 mv çıkarmıştı. 8 bağımsız vardı. Yasağının kalkması için 3 mv yeterliydi."

1 yıl önce

"CHP ve İYİ Parti ittifakı devam edecek" paylaşımı yapan Saymaz, twiti apar topar silip özür diledi

CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, geçtiğimiz günlerde, HDP'ye bakanlık verme vaadinde bulunmuştu. Gelişme sonrasında, ittifakın diğer kanadı İYİ Parti, bu vaade sert şekilde tepki göstermişti. İki parti arasındaki gerilimi, İYİ Parti Genel Sekreteri Uğur Poyraz, "CHP ile ittifak değiliz" diyerek ayyuka çıkarmıştı. "AKŞENER İLE KILIÇDAROĞLU GÖRÜŞTÜ" HABERİ GERİ ÇEKİLDİ CHP yandaşlığıyla tanınan gazeteci İsmail Saymaz, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in, Tekin'in açıklamaları nedeniyle bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiğini iddia etti. "YOLA DEVAM EDECEKLERİNİ SÖYLEDİ" Saymaz, "CHP lideri Kılıçdaroğlu ile İyi Parti lideri Akşener, bugün sürpriz bir telefon görüşmesi yaptı. İki lider Gürsel Tekin'in açıklamalarıyla başlayan krize el koydu. İki lider görüşmede, ittifakta sorun olmaksızın yola devam edeceklerini söyledi" ifadelerini kullandı. SAYMAZ: "HABERİ ÇEKİYOR VE ÖZÜR DİLİYORUM" Saymaz, yaklaşık iki saat yaptığı yeni paylaşımla haberi çektiğini duyurarak, "Düzeltme ve özür: CHP ve İyi Parti liderlerinin danışmanları ile konuştum. 'Kılıçdaroğlu ile Akşener arasında görüşme olmadı' dediler. Yetkili bir kişi olan kaynağım iddiasının arkasında olduğunu söylese de danışmanlar tarafından yalanlandığı için haberi çekiyor ve özür diliyorum" dedi. ÖNCE PAYLAŞTI FIRÇA YİYİNCE SİLDİ İsmail Saymaz geçtiğimiz günlerde de paylaştığı anketler sonrası takipçileri tarafından linç edilmiş tweetini silmek zorunda kalmıştı. Saymaz, ORC ve ASAL Araştırma'nın seçim anketini paylaşarak İstanbul, Ankara, Bursa, Kocaeli ve Trabzon'da AK Parti'nin en az yüzde 30 oyla birinci parti olduğunu söyleyerek muhalefete uyarıda bulunmuştu. CHP yandaşı Saymaz, partililerden aldığı tepki sonrası kısa sürede paylaşımını silmişti.

1 yıl önce

Nagehan Alçı pişman oldu! İTO paylaşımı için özür diledi: ‘Hiç bu konuya girmemeliydim’

İstanbul Ticaret Odası’nda yapılan seçimde ‘CHP’lilerin sandıklarını patlattığını, AK Parti’nin büyük bir hezimet yaşadığını’ aktaran Nagehan Alçı, özür dileyerek “İnsan bilmediği konuya girmemeli. Hiç bu konuya girmemeliydim” dedi. İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekip Avdagiç İTO seçimlerinin birinci aşamasını oluşturan meslek komiteleri ve meclis üyesi seçim sonuçlarının ortaya çıkmasının ardından “195 meclis üyesiyle açık ara kazandık” açıklaması yaptı. Gazeteci Nagehan Alçı, Twitter hesabından yaptığı paylaşım ile İTO’daki seçimi CHP’nin kazanacağını belirterek, “İstanbul Ticaret Odası’nda zafer CHP’nin ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun diyebiliriz. Buradan dönüş imkansız. Arada çok büyük fark var. CHP örgütü resmen sandıkları patlattı. İTO’da Şekib Avdagiç yönetimi yani AK Parti büyük bir hezimet yaşıyor” ifadelerini kullanmıştı. Yeniden açıklama yapan Nagehan Alçı şu ifadeleri kullandı: “Tüm okurlarımdan özür diliyorum. Ticaret alemi gibi bilmediğim bir dünya hakkında kimden bilgi gelirse gelsin yazmamalıydım. İnsan bilmediği konuya girmemeli. İTO’nun eski başkanı İbrahim Çağlar’a yakın ve de koyu AK Partili olan bir çevreden aldığım bilgiler yanlışmış maalesef. Siyaset dünyasına ne kadar hâkimsem ticaret dünyasına o kadar uzak bir insanım. Hiç bu konuya girmemeliydim. Yeniden herkesten özür diliyorum. Habercilik şehvetiyle bana gelen bilgiyi doğru zannettim. Şekib Avdagiç-İbrahim Çağlar olayını da hiç bilmiyordum…” 700 bin üyesi bulunan İstanbul Ticaret Odası (İTO) 21’inci dönem seçimlerinin ilk aşamasını oluşturan meslek komitesi ve meclis üyesi seçimlerinde mevcut Başkan Şekib Avdagiç, 273 kişilik meclisin 195 üyeliğini kazanmıştı.

1 yıl önce

BİM CEO’su Galip Aykaç GPD Başkanlığı'ndan istifa etti! Devlet Bahçeli’den özür diledi…

Son günlerde yaptığı açıklamalarla gündeme oturan BİM CEO’su Galip Aykaç, Gıda Perakendecileri Derneği Başkanlığı'nı bıraktı. 18 Ocak 2019 tarihinden beri iki dönemdir yönetim kurulu başkanlığı görevini yürüten Aykaç'ın istifasına ilişkin GPD'den yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Kamuoyunun gündemini işgal eden derneğimizin iç süreçlerini ilgilendiren bir konuda açıklama yapmamız zorunluluğu doğmuştur. Ülkemizin çok daha önemli gündemleri varken böyle bir konuyla kamuoyunu meşgul etmekten duyduğumuz rahatsızlığı da ayrıca dile getirmek isteriz. Derneğimiz, kurulduğu günden bu yana sektörün gerçeklerini savunarak organize gıda perakendecilerinin sözcüsü olma görevini sürdürmüştür. Bu görevi yerine getirirken en önemli rol derneğimizin tüm üyelerinin oylarıyla seçilen Yönetim Kurulu üyelerine düşmektedir. Dernek çalışmalarını, üyelerin de destekleriyle yönlendiren Yönetim Kurulu’nun şimdiye kadar sözcüsü ise her zaman Yönetim Kurulu Başkanı olmuştur. Bu bağlamda göreve geldiği 18 Ocak 2019 tarihinden beri iki dönemdir Yönetim Kurulu Başkanı görevini başarıyla yürüten Sayın Galip Aykaç, 4 Aralık 2022 tarihi itibari ile Yönetim Kurulu’na ilettiği dilekçe ile görevinden istifasını sunmuştur. Kendisinin istifasına ait açıklaması şu şekildedir: 'Son dönemlerde basın ve sosyal medyaya oldukça çarptırılarak gündeme getirilen suçlama ve eleştiriler neticesinde Gıda Perakendecileri Derneği Yönetim Kurulu Başkan ve Yönetim Kurulu Üyeliğinden istifa etme kararı aldığımı belirtmek isterim. 49 yıllık mesleki tecrübem ile hem tüketicilerimiz hem de sektörümüz için zorlu geçen bu enflasyon sürecinde elimden gelenin hep en iyisini yapmak için gayret gösterdim. Fakat görüyorum ki gerek 30 Kasım 2022’de yaptığım açıklama sonrası, gerekse öncesinde medya ve sosyal mecralarda kasıtlı olarak yürütülen bir takım itibar zedeleme çalışmaları hem şahsıma hem sektöre hem de ülke ekonomisine büyük zarar vermekte. Bilinmesini isterim ki Gıda Perakendecileri Derneği’nin bugüne kadar hiçbir siyasi yapıyla ilişkisi olmamıştır ve yaptığım açıklamaların hiçbiri işini hakkıyla yerine getiren medya ve basın mensuplarına yöneltilmemiştir. Gündeme getirilen spekülasyonlar sonrası Sayın Devlet Bahçeli’nin hassasiyet gösterdiğini de üzülerek izledim. Maksadım asla kendisini kırmak değildi. Kusura bakmasınlar lütfen. Yaklaşık bir ay sonra (Ocak 2023’de) yapılacak Olağan Genel Kurul’da tüzüğümüzdeki iki dönem kuralı gereği görev sürem sona erecektir. Bu süreci bu son gelişmeleri de dikkate alarak derneğimiz üyelerine herhangi bir zarar gelmemesi için, bir ay öncesinden müsaadenizle mevcut görevlerimden ayrılma kararı aldığımı sizlerle paylaşmak isterim. Bu kararımın, maalesef basına servis edilen ŞOK Marketler Ticaret A.Ş.’nin dilekçesinde yer alan taleple ve içerikle hiçbir ilgisinin olmadığını özellikle belirtmek isterim. Benden sonra başkanlığı üstlenecek arkadaşımıza başarılar diler ve bundan sonra da tüketicilerimize, yoğun bir rekabet içinde uygun fiyat ve iyi kalitede ürünleri sunmak için canla başla çalışmaya devam edeceğimi bildiririm.' Organize gıda perakende sektörünün temsilcisi konumundaki derneğimiz sektörün ve ekonominin gelişimi yolundaki çalışmalarını şimdiye kadar olduğu gibi aynı kararlılıkla sürdürmeye devam edecektir. Kamuoyuna saygılarımızla duyururuz."

1 2 3